17 Haziran’da SEC ile JPMorgan arasında dikkat çeken bir görüşme gerçekleşti. Taraflar, kripto düzenlemeleri konusunda olası yeni bir yön hakkında fikir alışverişinde bulundu. SEC’in “Kripto Görev Gücü” kapsamında düzenlenen bu toplantı, ABD’li düzenleyici kurumun tutumunda bir değişime işaret ediyor: yaptırımdan iş birliğine doğru bir geçiş.
The SEC's Cryptocurrency Task Force met with JPMorgan representatives to discuss cryptocurrency regulation and the potential impact of capital markets transitioning to onchain mode pic.twitter.com/TwdFXrHJha
— comart 🎱 🧡 (@mycorevisions) June 18, 2025
Görüşmede, kripto varlıklar için düzenleme modelleri ve blockchain’in yükselişiyle birlikte mevcut sermaye piyasalarının nasıl dönüşebileceği konusu ele alındı. Amaç, geleneksel finansal sistemlerle merkeziyetsiz yenilikler arasındaki uçurumu daraltmak.
Banka, kamuya açık blockchain ağlarına geçişin yalnızca işlem maliyetlerini düşürmekle kalmayacağını; aynı zamanda şeffaflığı artıracağını, işlemlerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlayacağını ve risk yönetimini daha etkili hale getireceğini vurguladı. Bununla birlikte, bu dönüşümün finansal piyasaların genel yapısı ve geleneksel gelir modelleri üzerinde ciddi sonuçlar doğurabileceğini de kabul etti.
SEC, klasik “önce yaptırım” yaklaşımından yavaş yavaş uzaklaşma sinyalleri veriyor. Komiser Hester Peirce’in liderliğinde oluşturulan Kripto Görev Gücü, DeFi (merkeziyetsiz finans), tokenizasyon ve saklama hizmetleri (custody) gibi önemli konuları ele alan beş oturumluk bir yuvarlak masa toplantı serisi organize etti. Bu toplantılarda Fidelity, BlackRock, Nasdaq ve son olarak JPMorgan gibi sektörde söz sahibi büyük kuruluşlarla görüşmeler gerçekleştirildi.
Toplantılar ve diyaloglar, yeni bir düzenleme sürecinin yolda olduğuna işaret ediyor. Bu sürecin merkezinde ise yatırımcıların korunması, teknolojik yeniliklerin desteklenmesi ve mevcut yasal belirsizliklerin ortadan kaldırılması yer alıyor.
Bir denetleyici kurum ile JPMorgan gibi dev bir finans kuruluşunun iş birliği içinde olması son derece dikkat çekici. Bu iş birliği, kamuya açık blockchain sistemlerinin sermaye piyasalarında kullanılabileceğine yönelik ciddi bir sinyal veriyor. Özellikle takas (clearing), mutabakat (settlement) ve teminat yönetimi (collateral management) gibi işlemlerin merkeziyetsizleştirilmesi gündeme gelebilir. Bu da finansal kuruluşların yeni teknolojilere yasal risk taşımadan geçiş yapabilmesini sağlayabilir.
Kripto girişimcileri ve kurumsal yatırımcılar açısından bakıldığında, bu gelişme ABD piyasasının kriptoyu finansal sisteme kalıcı bir şekilde entegre etmeye hazırlandığını gösteren somut bir adım olarak değerlendirilebilir.
Ripple, yeni çıkaracağı stablecoin RLUSD’nin ABD’de federal düzeyde denetlenmesi amacıyla, Para Birimi Denetleme Ofisi’ne (OCC) ulusal banka lisansı başvurusu yaptı. Ripple’ın geleneksel finans dünyasıyla entegrasyonunu hızlandırma hedefinin önemli bir parçası olarak görülüyor.
Microsoft, yapay zekâ modellerini eğitirken telif hakkı bulunan kitapları izinsiz kullandığı gerekçesiyle bir grup yazar tarafından dava edildi. 25 Haziran 2025’te kamuoyuna yansıyan dava dosyasında, teknoloji devinin 200.000’e yakın kitabı izinsiz biçimde kullandığı iddia ediliyor. Bu durum sadece teknoloji dünyasını değil, aynı zamanda kripto piyasasını da etkileyebilir.
Circle, kendi USDC rezervlerini yönetmesine izin verecek bir başvuru yaparak ABD’de resmi bir banka lisansı almak istiyor. Şirket ayrıca büyük müşteriler için saklama hizmetleri sunmayı planlıyor.
Bugün, 1 Temmuz 2025 saat 08:22 CEST itibarıyla Bybit, Bybit.eu’nun kapılarını açtı. Bu platform, Avrupa Ekonomik Alanı’ndaki (AEA) kripto ticaretine yeni bir ivme kazandırmayı amaçlıyor.