Ripple-SEC davası, kapanmamış dosyası ve siyasi yansımalarıyla kripto dünyasının odağına yeniden oturdu.
Ripple CEO’su davanın geride kaldığını söylese de, hukuki süreç devam ediyor.
Eski SEC avukatı davanın Trump döneminde açıldığını vurguladı, sosyal medyada siyasi etkiler tartışılıyor. Bu açıklama, zamanlama eleştirilerine karşı dikkat çekici bir savunma olarak öne çıktı.
Özellikle Ripple’ın 2024 ABD seçimlerindeki siyasi bağışları, XRP yatırımcıları arasında fikir ayrılıklarına yol açtı.
Ripple ve SEC arasındaki dava, yeniden kripto gündeminin merkezine oturdu. Mahkeme salonlarından sonra bu kez tartışma platformu X oldu. Garlinghouse’un “Süreci geride bıraktık” açıklamasına rağmen dosya hâlâ kapanmış değil.
Ripple’ın 2024 ABD başkanlık seçimlerine dair siyasi ilişkileri, kripto camiasında yeni bir tartışma dalgası başlattı.
Sosyal medyada ortaya atılan iddialara göre, Ripple ve üst düzey yöneticileri seçim döneminde ağırlıklı olarak Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i desteklerken, Donald Trump’a mesafeli kaldı.
İddialar, XRP topluluğunda ciddi bir fikir ayrılığına neden oldu. Özellikle Trump yanlısı olduğu bilinen yatırımcı kesimi, Ripple’ın siyasi duruşunu sorgulamaya başladı.
Kullanıcılar yapılan bağışların büyüklüğünden topluluğun haberdar olmadığını dile getirirken, Bitcoin’in 125.000 doları aşması durumunda XRP’nin 3,50 dolar seviyelerinde satılması gerektiğini savunuyor. Bu gelişmeler, XRP yatırımcıları arasında güven sarsıntısına yol açmış durumda.
Hah, after the fact. After the election, then Ripple decides to pay homage to Trump. You don't see how two faced that is? They wanted Kamala. Think about this. It was Biden's admin and Gensler that jammed them up at the SEC. But they wanted Kamala? Does that make sense to you?…
— Konstant Kash (@KonstantKash) July 24, 2025
Siyasi tartışmaların gölgesinde eski SEC avukatı Marc Fagel, Ripple davasının geçmişine dair önemli bir hatırlatma yaptı.
Fagel, davanın mevcut SEC Başkanı Gary Gensler döneminde değil, Trump yönetimi altındaki Jay Clayton liderliğinde açıldığını belirterek kamuoyundaki bilgi kirliliğine açıklık getirdi. Bu açıklama, Ripple davasının siyasi boyutuna dair spekülasyonları yeniden alevlendirdi.
“Temel gerçekler üzgünüm,” diye yazdı Fagel Twitter’da. “Bu dava, Gensler daha göreve bile atanmadan önce soruşturulup açıldı.
Eğer bir zaman makinesi yoksa, bu davayı başlatan Gensler olamaz.” Clayton’ın Ripple’a neden tam görevden ayrılmadan önce dava açtığı sorulduğunda, eski SEC avukatı Marc Fagel perde arkasına ışık tuttu.
Fagel’e göre, dava kararı haftalar öncesinden alınmıştı ve Clayton, sürecin yeni başkanın atanmasını beklerken aylarca gecikmesini önlemek için son gününde oylamaya katılmış olabilir.
Öte yandan, Gary Gensler’in SEC başkanlığına geçişi neredeyse beş ay sonra gerçekleşti. Bu detay, dava zamanlamasına yönelik eleştirileri bir nebze de olsa yumuşatabilir.
Ripple’ın 2024 ABD seçimleri için yaptığı siyasi bağışlar, XRP topluluğunda yeni bir fay hattı oluşturdu.
Hukuki mücadele sürerken bu kez tartışma mahkeme salonlarından çıkıp, yatırımcıların vicdanına taşındı.
Şirketin düzenleyici baskıyı hafifletmek amacıyla başvurduğu bu stratejik hamle, bazı yatırımcılarca desteklense de topluluğun tamamında aynı yankıyı bulmadı.
Özellikle bağımsız yatırımcılar, Ripple’ın tarafsız duruşundan saptığını düşünüyor. X platformunda yükselen sesler, topluluk içinde güven erozyonuna işaret ediyor.
Ripple’ın siyasi arenaya girmesi, “XRP gerçekten merkezsiz mi?” sorusunu yeniden gündeme getirdi.
Kimi kullanıcılar, bu bağışların XRP’nin değerine dolaylı zarar verdiğini öne sürerken, kimileri ise şirketin uzun vadeli çıkarlarını korumak adına mantıklı bir adım olduğunu savunuyor.
DEVAMINI OKU:
Bitcoin’de Sert Düşüş: Fiyatlar Neden Çakıldı?
Ripple’ın siyaset sahnesine attığı adımlar, kripto dünyasında yeni bir tartışma başlığını gündeme taşıdı. Bu stratejik yöneliş, XRP’nin kaderini nasıl şekillendirecek?
2024 ABD seçimleri öncesi yapılan bağışlar, Ripple’ın yalnızca mahkeme salonlarında değil, siyasi koridorlarda da etkili olmaya çalıştığını gösteriyor.
Şirket, SEC ile yaşadığı hukuki çatışmanın ötesine geçerek kripto düzenlemelerinin yazıldığı masalarda yer alma hedefiyle ilerliyor. Ancak bu siyasi hamle, XRP topluluğunda farklı duygular uyandırıyor.
Kimileri bu yaklaşımı olumlu bir adım olarak görüp düzenleyici netlik açısından umut taşırken kimileri Ripple’ın merkezileşme eğiliminin XRP’nin ruhuna aykırı olduğunu düşünüyor.
Ripple’ın politik bağları, yatırımcılar için bir güven kalkanı mı yoksa kırılgan bir zemin mi? Bu sorunun cevabı şirketin bundan sonra atacağı adımlar ve şeffaflık düzeyiyle doğrudan bağlantılı olacak.
KEŞFEDİN: Binance Yeni Listelenecek Coinler – Güncel Projeler
XRP piyasasında yeniden tedirginlik rüzgarları esiyor. Ripple’ın kurucu ortağı Chris Larsen’e ait cüzdandan yapılan yüksek hacimli XRP transferleri, yatırımcıları endişelendirdi.
Eğer XRP, önümüzdeki 10 yıl içinde SWIFT işlem hacminin %28’ini üstlenirse, fiyatının üç haneli seviyelere ulaşma potansiyeli bulunuyor.
Amerika merkezli Bitcoin madencilik şirketi BitMine Immersion Technologies, kripto para piyasasında dikkat çekici bir hamle yaptı. Şirket, yalnızca iki hafta gibi kısa bir süre içinde 566.776 adet Ethereum (ETH) satın alarak kripto piyasasında yeni bir dönemin fitilini ateşledi. Bu alım, yaklaşık 2,03 milyar dolarlık bir değere ulaşıyor ve BitMine’i, stratejik rezervler arasında en büyük Ether sahibi konumuna yeniden taşıdı.
Analistlere göre Solana (SOL), önümüzdeki yıllarda yükselişini sürdürebilir. 2030’a kadar 1.042 dolara ulaşma potansiyeli taşıyor. Solana (SOL), kripto para ekosisteminde hızlı işlem kapasitesi ve düşük maliyetleriyle öne çıkan lider blok zincir projelerinden biri haline geldi. Yenilikçi Proof-of-History (PoH) mekanizmasıyla hem geliştiricilerin hem de kurumsal yatırımcıların dikkatini çekmeyi başardı. Solana’nın fiyat yolculuğu; piyasa dinamikleri, kullanım oranları ve küresel ekonomik gelişmeler gibi çok sayıda etkene bağlı olarak şekilleniyor.